Bu hafta bir takipçimizin sorusu üzerine şirketinin yurt dışındaki bir siteden internetten lisanslı bir şekil de satın alıp indirmek (download etmek) yoluyla kullandığı CAD iç mimari programı ile ilgili olarak ödenen tutar üzerinden stopaj yapılıp yapılmayacağını ve söz konusu program ile ilgili olarak KDV Kanununun sorumlu sıfatıyla KDV ödenmesine ilişkin maddeye göre KDV stopajı yapılıp yapılmayacağını mercek altına alacağım.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Dar mükellefiyette vergi kesintisi” başlıklı 30. maddesinin 1. fıkrasının “b” bendinde, dar mükellefiyete tabi kurumların serbest meslek kazançları üzerinden, bu kazançları avanslar da dahil olmak üzere nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından % 15 (2006 /11447 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 01/01/2007 tarihinden geçerli olmak üzere % 20) oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmıştır. Söz konusu maddenin 2. fıkrasıyla da; ticari veya zirai kazanca dahil olup olmadığına bakılmaksızın telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri gayri maddi hakların satışı, devir ve temliki karşılığında nakden veya hesaben ödenen veya tahakkuk ettirilen bedeller üzerinden bu maddenin 1. fıkrasında belirtilen kişilerce % 15 (2006/11447 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 01/01/2007 tarihinden geçerli olmak üzere %20) oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hüküm altına alınmıştır. Görüleceği üzere, Kurumlar Vergisi Kanununun 30. maddesinin 2. fıkrası hükmünde; telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı,marka ve benzerleri için bir nitelik tanımlamasında bulunulmuş ve bunların“gayri maddi hak” olduğu vurgulanmıştır.
Ayrıca, yine bu fıkradaki “ticari veya zirai kazanca dahil olup olmadığına bakılmaksızın” ifadesiyle, yapılacak kurumlar vergisi kesintisi açısından, dar mükellef kurumun Türkiye’de ticari ve zirai bir faaliyetinin olup olmamasının ve vergi kesintisine konu kazanç ve irat unsurunun bu faaliyetler çerçevesinde elde edilip edilmemesinin önemi bulunmadığına açıklık getirilirken, sadece dar mükellef kurumun kazanç unsurunun niteliğine dikkat çekilmiştir. Dolayısıyla, Kurumlar Vergisi Kanununun 30. maddesinin 2. fıkrası gereğince kurumlar vergisi kesintisi yapılabilmesi için, dar mükellef kurumlara anılan maddede sayılan nitelikteki kazanç ve iratların avanslar da dahil olmak üzere nakden veya hesaben ödenmesi veya tahakkuk ettirilmesi yeterli bulunmaktadır. Yukarıda yer verilen Kanun hükmü ile konuya ilişkin açıklamalarımız ve kurumlar vergisi kesintisi oranlarını belirleyen bahsi geçen Bakanlar Kurulu Kararı çerçevesinde;
1) Şirketin yurt dışın da mukim firmalardan piyasada hazır paket programların alınarak üzerinde herhangi bir değişiklik yapılmadan ve /veya çoğaltılmadan işletmenizde kullanılması halinde yurt dışın da mukim firma tarafından elde edilen kazanç ticari kazanç niteliği taşıyacağından, bu nitelikteki ödemeler üzerinden vergi kesintisi yapılmayacaktır.
2) “Copyright” kapsamında bir bilgisayar programının çoğaltma, değiştirme, topluma dağıtma, gösterme vb haklarının satın alınması halinde, şirketiniz tarafından bir gayri maddi hak elde edilecek olup, yurt dışında mukim firmaya yapılacak söz konusu gayri maddi hak bedeli ödemelerinden Kurumlar Vergisi Kanununun 30. maddesinin 2. fıkrası gereğince ve 2006/11447 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca % 20 oranında vergi kesintisi yapılacaktır.
3) Yurt dışında mukim firmalara, şirkette kullanılmak üzere daha önce piyasada bulunmayan bir bilgisayar programının özel olarak hazırlatılması halinde, yurt dışında mukim firma tarafından elde edilen kazanç, serbest meslek kazancı niteliği taşıyacağından, Kurumlar Vergisi Kanununun 30. maddesinin 1. fıkrasının “b” bendi gereğince ve 2006/11447 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca % 20 oranında vergi kesintisi yapılması gerekecektir.
Diğer taraftan, yurt dışında bulunan firmanın mukimi olduğu ülke ile Türkiye Cumhuriyeti arasında çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmasının mevcut bulunması halinde, kurumlar vergisi kesintisi uygulamasında anlaşma hükümlerinin dikkate alınması gerekeceği tabiidir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1/2. maddesinde her türlü mal ve hizmet ithalatının katma değer vergisine tabi olduğu, 8/1-b maddesinde, ithalatta mal ve hizmet ithal edenlerin verginin mükellefi olduğu Kanunun 9/1. maddesinde, mükellefin Türkiye içinde ikametgahının, iş yerinin, kanuni merkezi ve iş merkezinin bulunmaması hallerinde ve gerekli görülen diğer hallerde Maliye Bakanlığının vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutabileceği, l0/a. maddesinde, mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde vergiyi doğuran olayın malın teslimi veya hizmetin yapılması anında meydana geleceği 29/1. maddesinde ise mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri hüküm altına alınmıştır. Buna göre; şirketin yurt dışından ithal edeceği yazılımın internet üzerinden veya CD ortamında kargo ile ithali Kanunun 1/2 maddesine göre katma değer vergisine tabi olup, yurt dışında ki firmaya ödenen bedel üzerinden hesaplanan katma değer vergisi sorumlu sıfatıyla 2 no.lu KDV beyannamesi ile beyan edilip ödenmesi ve aynı dönem l no.lu KDV beyannamesinde genel hükümlere göre indirim konusu yapılması gerekmektedir.