Enflasyon Muhasebesi Kaosu ve Meslektaşın Çilesi

nevzaterdag Eylül 2, 2024 Gündemden, Kanunlar, Makaleler Yorum Yap 376 Görüntüleme

Enflasyon Muhasebesi Nedir?
Bu muhasebe uygulamasında, Firmaların mali tablolarındaki parasal olmayan kalemler (örneğin sabit kıymetler, stoklar, öz sermaye) belirli bir fiyat endeksine göre düzeltilir. Düzeltilen kalemlerin değeri ile düzeltilmeyen değeri arasındaki farklar, enflasyon fark hesaplarına ve enflasyon düzeltme hesabına kaydedilir.

Enflasyon muhasebesinin sağladığı faydalar nelerdir?
• Enflasyon düzeltmesi ile mali tablolardaki fiktif kârlılığın giderilmesi,
• Düzeltmeye tabi aktif ve pasif kalemler ile kârlılık gerçek değerinde gösterilememesi,
• Mali performansı/durumu ölçmeye yardımcı olacak finansal analizinin yapılması,
• Yüksek enflasyonun etkisiyle şirketlerin finansal raporlarını doğru bir şekilde yansıtabilmek adına başvurulan enflasyon muhasebesi, finansal analiz ve karar almayı kolaylaştıran bir yöntemdir.

İşte bu bakışla Enflasyon Düzeltme işlemleri 2023 yılı mali tablolarında uygulanırken vergilemeye yol açmadı. Ancak düzeltilen parasal olmayan kalemler 2024 ve sonraki yıllarda düzeltilmiş değerleri üzerinden dikkate alınacaklarından, 2024 ve takip eden yıllardaki hesaplanacak vergiye etki edecektir. Böylelikle 2023 dönem sonunun düzeltilmesiyle birlikte 2024 yılından itibaren enflasyon düzeltme farkları gelir tablosu ile ilişkilendirilerek vergi matrahını doğrudan etkileyecektir.

Öz kaynakları güçlü olan kurumlarda enflasyon düzeltmesi dönem kârını ve kurumlar vergisi matrahını azaltacak, daha çok yabancı kaynakla finanse edilen öz kaynakları zayıf olan kurumlarda ise enflasyon düzeltmesi kârı ve kurumlar vergisi matrahını artıracaktır.

Stokların enflasyon düzeltmesine tabi tutulmasının, dönem kârını artırıcı etkisi olmakla birlikte, bunların enflasyon düzeltmesi sonucu oluşan maliyet değerleri ile satışa konu edilmesi dönem kârını azaltıcı etkisi olacaktır.

Dolayısıyla enflasyon düzeltmesi vergisel etkisi işletmelerin yapısına göre farklılık gösterecektir. Bu işlemin her yıl sonunda yapılması biz mali müşavirlerin desteklediği ve elimizden gelenin en iyisini yaparak 2023 yılı mali tablolarına yansıttığımız görevimiz oldu.

Gelin görün ki vergi idaresi tüm bu işlemlerin her geçici vergi döneminde de yapılması bu vesileyle vergi toplamayı amaçlayarak bu işlemlerin ara dönemlerde yapmanın doğru olmadığını söyleyen mali müşavirleri duymazdan geldiler.

Ülkemizde Mayıs ayında gerek Mali Müşavirlerin üst kurulu TÜRMOB aracılığı ile, gerekse meslek dernekleri ve Mali Müşavirler bireysel tepki olarak sosyal medya aracılığı ile Enflasyon Muhasebesinin 3 er aylık geçici vergi dönemlerinde yapılmayacağına dair itirazlarda bulunduk ve karşılık görerek 1. Dönem iptal edildi.

Ağustos ayında tekrar Enflasyon Muhasebesinin geçici vergi dönemlerinde yapılamayacağını Temmuz ayı başlarından itibaren gerek yetkililerin görüşmesi ile, gerek sosyal medyada, hatta ülkenin dört bir yanından Ankara’ya giden onbinlerce meslek mensubunun katılımı ile yapılan miting ile izah etmeye çalıştık. Ama büyük bir duyarsızlık ve ilgisizlik neticesinde, bir inat uğruna ek süre vermek kaydı ile yapılması şart koşuldu.

Peki ne oldu bu işin sonunda?

Neredeyse tamamına yakın meslek mensubu şu yaz aylarında, hem kendi sağlığını hiçe sayarak, hem aile ve arkadaş ortamını yok sayarak ne tatil ne düğün bilmeden çalıştı çabaladı. Koskoca Ağustos ayını bürolarda sosyal yaşamdan uzak birçok gece sabahlayarak geçiren meslek mensupları belki de okulların açılmasına 2 hafta kaldığı şu sürede belki dinlenirim, aileme zaman ayırabilirim düşüncesi ile, güç bela bitirdiği yada bitirmek üzere olduğu beyanları birkez daha uzatarak iptal ettiler, hemde yapılmış hesaplamaları, verilmiş beyanları yoksayarak.

Enflasyon muhasebesinin 2024 yılı için geçici vergi dönemlerinde uygulanmasından vazgeçtik, verdiğiniz beyanları da iptal edip gece gündüz çalışıp çabalayıp bulduğunuz kar yada zararları beyanname üzerinde düzeltin dediler.

Neye üzülelim!!!
• Harcanan zamanımıza mı?
• Geçip giden bir yaz ayına mı?
• Ailelerimize ayıramadığımız zamana mı?
• Arkadaşlarımıza ayıramadığımız zamana mı?
• Düğün yada cenazede yakın akrabalarımızın, arkadaşlarımızın yanında olamayışımıza mı?
• Yaptıramadığımız geciken tedavilerimize mi?
• Basiretsiz yöneticilerin hatalarının sonucunu yaşayan Devletine kızan meslektaşlara ve mükelleflere mi üzülelim?

Kısacası Sevgi ve nefret insanın gözünü kör ettiğinden gerçeklerin görülmesine engel olmaktadır. Önemli olan vatandaşın nasıl hissettiğini empati kurarak hisseden, sorumluluk mevkiinde olanların gerçekleri görmeleri ve gerçeklere göre politika takip etmeleridir. Bugün meslektaş whatsapp gruplarından birinde bir Mali müşavir “Birine beddua etmek istiyorsan Allah sana GİB’i musallat etsin desin bundan daha büyük bir beddua olamaz” diye yazmış. Binlerce Mali Müşavir, binlerce vergi mükellefini sistemi sorgulayan, devletine kızan hale getirmenin bendeki karşılığı iyiniyetli bir davranış değildir.

Bu ülkeye hizmet eden hiçbir bürokrat, hiçbir Bakan, hiçbir yöneticinin buna hakkı yoktur.