6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında yapılan aşağıdaki değişiklikler 10.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiştir:
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 40. maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişiklik ile “…….imza beyanı, herhangi bir ticaret sicili müdürlüğünde yetkilendirilmiş personelin huzurunda yazılı beyanda bulunmak suretiyle verilir” şeklinde düzenlenmiş olup şirket kuruluş işlemlerinde verilecek imza beyanının herhangi bir ticaret sicili müdürlüğünde yetkilendirilmiş personelin huzurunda yazılı beyanda bulunmak suretiyle verilmesi hüküm altına alınmıştır. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 40. maddesinin uygulanması ile ilgili usul ve esaslar Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca çıkarılacak tebliğ ile belirlenecektir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 64. maddesinde yapılan değişiklik ile “Ancak anonim ve limited şirketlerin ticaret siciline tescili sırasında defterlerin açılış onayları ticaret sicili müdürlükleri tarafından yapılır.” şeklinde düzenlenmiş olup bu değişiklik sonrası Anonim Şirket ve Limited Şirketlerin kuruluş aşamasında fiziki ortamda tutacakları defterlerin açılış onaylarının sadece Ticaret Sicili Müdürlükleri tarafından yapılacağı hüküm altına alınmıştır. Böylece, Anonim ve Limited Şirketler tarafından fiziki ortamda tutulacak defterlerin kuruluştaki açılış onaylarının yalnızca ticaret sicili müdürlüklerince yerine getirilmesi sağlanmıştır.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Organ Temsilcisini, Bağımsız Temsilciyi ve Kurumsal Temsilciyi düzenleme altına aldığı 428’inci madde ve bu maddeye paralel düzenleme içeren 430’uncu ve 431’inci maddeler, Şirketlerde, organ temsilcisi, bağımsız temsilci ve kurumsal temsilciye ilişkin uygulamada yaşanan problemlerin önüne geçilmesi amacıyla yürürlükten kaldırılmıştır.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun Limited Şirket başlıklı bölümünde yer alan 575, 585 ve 587. maddelerde yapılan aşağıdaki değişiklikler 15.03.2018 tarihinden itibaren yürürlüğe girecektir; “Şirket Sözleşmesi” başlıklı 575. maddede yapılan değişiklik ile Şirket sözleşmesinin noterce onaylanmasına ilişkin düzenleme kaldırılmış ve Şirket sözleşmesinin kurucular tarafından Ticaret Sicil Müdürlüğünde yetkilendirilmiş personelin huzurunda imzalanması şartı getirilmiştir. “Kurulma Anı” başlıklı 585. maddede yapılan değişiklik ile 6102 sayılı Kanunun 585’inci maddenin birinci fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “imzalarının noterce onaylandığı veya ticaret sicili müdürü yahut yardımcısı” ibaresi “ticaret sicili müdürlüğünde yetkilendirilmiş personelin” şeklinde değiştirilmiş ve 575. maddeye paralel bir düzenleme getirilmiştir. 6102 sayılı Kanunun 585’inci maddenin birinci fıkrasının ikinci cümlesinden sonra gelmek üzere; “Ancak nakden taahhüt edilen payların itibari değerlerinin en az yüzde yirmi beşinin tescilden önce ödenmesi şartı limited şirketler bakımından uygulanmaz.” cümlesi eklenmiş ve böylece Limited Şirketler açısından nakden taahhüt edilen payların itibari değerlerinin en az yüzde yirmi beşinin tescilden önce ödenmesi şartı kaldırılmıştır. “Tescil ve İlan” başlıklı 587. maddede yapılan değişiklik ile Şirket sözleşmesinin imzalanmasında noter şartı kaldırılmış ve Şirket sözleşmesinin ticaret sicil müdürlüğünde yetkilendirilmiş personelin huzurunda imzalanması şartı getirilmiştir.
5510 sayılı Kanun kapsamında yapılan aşağıdaki değişiklikler 10.03.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiştir: “İşyeri, işyerinin bildirilmesi, devri, intikali ve nakli” başlıklı 11. maddenin üçüncü fıkrasının ikinci cümlesi değiştirilerek şirket kuruluşunun Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirilmesi halinde bu bildirimin Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmış sayılacağı ve ayrıca Sosyal Güvenlik Kurumuna işyeri bildirgesi düzenlenmeyeceği hüküm altına alınmıştır. “Bilgi ve belge isteme hakkı, bilgi ve belgelerin Kuruma verilme usulü” başlıklı 100’üncü maddenin üçüncü fıkrasının birinci cümlesi değiştirilerek; Kanun gereği verilecek her türlü belge veya bilginin internet, elektronik ve benzeri ortamda gönderilmesi hususunda, gerçek veya tüzel kişiler ile yazılı sözleşme ile yetki verilmiş gerçek veya tüzel kişilere izin vermeye, bu kişileri aracı kılmaya veya zorunlu tutmaya, Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmesi gereken her türlü belge, bildirge ve taahhütnamenin, gerçek ve tüzel kişiler ile tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlara verilmesini mecbur kılmaya, söz konusu belgeleri diğer kamu idarelerine ait formlarla birleştirmeye ve bu belgeleri kamu idarelerinin elektronik bilgi işlem ortamından almaya, bu kişilere yapılacak bildirimleri Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmiş saymaya, Kanun’un uygulaması ile ilgili işveren, sigortalı ve diğer kurum, kuruluş ve kişilerin talepleri üzerine veya re’sen düzenleyeceği her türlü bilgi ve belgeyi bilgi işlem ortamında oluşturmaya, bu şekilde hazırlanacak olan bilgi ve belgelerin sadece internet ve benzeri iletişim ortamından ilgili kişilere verilmesini kararlaştırmaya Sosyal Güvenlik Kurumu yetkili kılınmıştır.