Okulların açılmaya başlaması ile birlikte, ticaretle uğraşan okurlarımızın çocuklarının okul forması, ayakkabısı gibi okul harcamaları için almış oldukları faturaların eğitim gideri olarak indirim konusu yapılıp, yapılmayacağı hususunda okuyucu mailleri gelmektedir. Bu hafta gelen sorulara cevaben ve tacirlerimize bilgi amacı ile tüm mükellefler için bu hususu anlatacağım.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunumuzun “Diğer İndirimler” başlıklı 89. maddesinde ve 85/2012-7 sayılı Gelir Vergisi Sirkülerinde “Gelir vergisi matrahının tespitinde, gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden aşağıdaki indirimler yapılabilir..” denilerek; Çocuğunuz için yaptığınız okul harcamaları şu şartları taşımak kaydıyla gelirinizden indirilebileceğiniz belirtilmiştir: Bilindiği üzere; anonim ve limited şirketler sermaye şirketlerinden olup, vergi yasaları bakımından kurumlar vergisine tabidir. Bu şirketlerin elde ettikleri tüm kazançlar, kurum kazancıdır. Bunlar, bir takvim yılı içinde elde ettikleri kurum kazançları üzerinden, vergiye tabi tutulmaktadırlar. Bu kazanç tespit edilirken, G.V.K.’nun 40. maddesindeki “İndirilecek Giderler” ve 41. maddesindeki “Gider Kabul Edilmeyen Ödemeler” dikkate alınmaktadır. Konumuzu ilgilendiren 40. maddenin 1. bendinde, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan giderlerin indirim konusu edileceği bildirilmiştir. Bu yüzden, şirket ortaklarının çocukları için yapmış oldukları eğitim harcamaları şahsi giderler olduğundan, şahsi giderlerinin indirim konusu yapılması yasaklanmıştır. Diğer taraftan 41. maddenin 1. bendinde de; teşebbüs sahibi ile eşinin ve çocuklarının işletmeden çektikleri paralar ve aynen aldıkları sair değerlerin indirim ve gider yazılamayacağı hükme bağlanmıştır. Bu yüzden de; şirket ortaklarının çocukları için yapmış oldukları eğitim harcamaları şahsi giderler olduğundan, gider ya da indirim konusu edilemeyecektir. Şirket ortaklarının şahsi harcamaları şirket adına fatura edilmiş olsa bile, bunların gider yazılması hem Ticaret Kanunu’na, hem de vergi yasalarına göre mümkün değildir. Bunların kanunen kabul edilmeyen gider yazılıp, dönem kazancına ilave edilerek beyan edilmesi, vergi yasalarına göre vergi ziyaının önüne geçilmiş olmakla birlikte, gider yazılması şirket kaynaklarının azalmasına neden olduğundan, Ticaret Kanunu’na göre bu mümkün değildir. Bu nedenlerle bu tür ödemelerin gider yazılmaması gerekir. Gerçek kişiler kendileri, eşleri veya çocukları için yaptıkları eğitim harcamalarını vergiden düşme imkânına sahipken, şirket ortaklarının böyle bir imkanı yok. Ancak, şirketlerin vakıf veya derneklere eğitim bursu adı altında yaptıkları bağışların Kurumlar Vergisi beyannamesinden indirilebildiğini belirtmek gerekir. Söz konusu yardımın; kamu idarelerine, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara, kamu yararına çalışan derneklere veya bilimsel araştırma ve geliştirme faaliyetinde bulunan kurum ve kuruluşlara makbuz karşılığında yapılıyor olması gerekir. Yıl içerisinde bu şekilde yapılacak yardım toplamının da ilgili yıla ait kurum kazancının % 5’ini aşmaması gerekir. Öğrencilere verilen burslar esas olarak sosyal sorumluluk gereği yapılan ödemeler. Bu niteliğiyle burslar, gerçek kişilere yapılan bağış niteliğinde ve gelir veya kurumlar vergisi matrahından indirilmesi olanağı yok. Ancak, bazı durumlarda burslar, gelecekte yapılacak hizmetler karşılığında bugünden yapılan ödeme olması nedeniyle ücret niteliğinde olabilir ve ücret ödemesi olarak gider yazılabilir. Gelir İdaresi, şu koşulların varlığı halinde ödenen bursların gider yazılabileceğini kabul ediyor: Milli Eğitim Bakanlığına bağışlanan okulların inşası dolayısıyla yapılan harcamalar veya okul inşası için Bakanlığa yapılan bağış ve yardımlar ile mevcut okulların eğitim faaliyetini devam ettirebilmesi için yapılan her türlü bağış ve yardımlar, sınırsız olarak matrahtan indirilebiliyor. Yapılan bağış ve yardımın indiriminde, kazancın belli yüzdesi ile tanımlanan bir sınır yok. Ancak, tam sınırsız da değil, indirim matrahla sınırlı. Bu çerçevede örneğin, zarar eden kurumların yaptıkları bağışı daha sonraki yıllarda kazançlarından indirmesi olanaklı değil. Bağışlanan okul inşası dolayısıyla yapılan harcamaların indirim zamanı Kanun’da açıkça düzenlenmiş değil. Gelir İdaresi, hukuken bağışın yapıldığı, bağışa konu değerin mülkiyetinin bağış yapılan kurum veya kuruluşa geçtiği tarihi esas alıyor. Bu çerçevede; indirilmesi gerekiyor. Öte yandan; Yüksek Öğretim Kanunu’nda yer alan düzenleme gereği, üniversitelere, ileri teknoloji enstitüleri ile gelirlerinin en az dörtte üçünü devlet üniversitelerinin faaliyetlerinin devamı ve desteklenmesi amacıyla kurulmuş ve bu çerçevede faaliyet gösteren Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınmış vakıflara yapılan her türlü bağışlar ile İlk Öğretim ve Eğitim Kanunu’nda yer alan düzenleme gereği, ilköğretim kurumlarına yapılan nakdi bağışlar sınırsız olarak vergi matrahından indirilebiliyor.
Benzer Yazılar