Günümüzde şirketlerin yüksek enflasyon şartlarında erimiş olan sermayelerini güçlendirmek istemeleri, yeni yatırım arayışları içerisinde olmaları veya fon ihtiyaçlarını karşılama istekleri şirketleri nakit sermaye artırımına yönlendirmektedir.
Şirketlerin sermaye yapılarının güçlendirilmesi, atıl duran veya faiz gibi pasif kaynaklarda değerlendirilen mali kaynaklarının nakit olarak sermaye ödemesinde kullanılmasını teşvik amacıyla 6637 sayılı kanunun 8’inci maddesiyle 27.04.2015 tarihinde 5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 10’uncu maddesine yeni bir bent eklenmişti. Söz konusu maddeye eklenen bent ile nakit olarak ödenen sermayenin belirli bir tutarı Kurumlar Vergisi beyannamesinde indirim olarak dikkate alınabilecektir. Dolayısıyla bu oran dikkate alınarak firmaların, hesapladıkları tutarları indirim konusu yapmaları sonucunda, daha düşük vergi ödeme durumları söz konusu olacaktır.
Konu İle İlgili Yasal Düzenlemeler
Konu ile ilgili olarak sırasıyla aşağıdaki yasal düzenlemeler yapılmıştır.
Çeşitli düzenlemelerin yanı sıra şirketlerin nakit sermaye artırımında bulunması durumunda faiz indiriminden yararlanmalarına olanak sağlayan düzenlemelerinin de bulunduğu 6637 Sayılı Kanun, 07.04.2015 tarihli 29319 Sayılı Resmi Gazete ’de yayınlanmıştır.
30.06.2015 tarihli ve 29402 sayılı Resmi Gazete ’de yayımlanan 26.05.2015 tarihli ve 2015/7910 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile, kanun ile belirlenmiş olan genel oranın (%50) farklılaştırılmasına gidilmiştir.
04.03.2016 tarihli ve 29643 sayılı Resmi Gazete ’de yayımlanan 1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ ile de nakit sermaye artırımlarına teşvik getiren düzenlemeye ilişkin açıklamalarda bulunulmuştur.
6337 Sayılı Kanunun 8. Maddesine göre; 01.07.2015 tarihinden itibaren yürürlüğe giren Kurumlar Vergisi Kanununun kurumlar vergisi matrahının tespitinde kurum kazancından yapılacak diğer indirimlerin sayıldığı 10. maddesine “ı” bendi eklenmiştir. Böylece sermaye şirketlerinin nakit sermaye artırımları teşvik edilmektedir.
Faiz indirimi uygulamasından, 01.07.2015 tarihinden itibaren ticaret siciline tescil edilmiş olan ödenmiş veya çıkarılmış sermaye tutarlarında nakdi sermaye artışı yapan veya bu tarihten itibaren yeni kurulan sermaye şirketleri yararlanabilmektedir.
Finans, bankacılık ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar ile kamu iktisadi teşebbüsleri bu indirimden yararlanamayacaktır. İndirime konu edilecek tutarın hesaplanmasında; mevcut sermaye şirketlerinde ödenmiş veya çıkarılmış sermaye tutarlarındaki nakdi sermaye artışları, yeni kurulan sermaye şirketlerinde ise ödenmiş sermayenin nakit olarak karşılanan kısmı dikkate alınacak olup sermayenin nakit olarak karşılanmayan kısmı için indirim uygulamasından yararlanılamayacaktır.
Nakit sermaye ödemesi indiriminden yararlanmak için kanun, BKK ve tebliğ düzenlemeleri kapsamında çeşitli şartlar ve koşullar bulunmalıdır. Söz konusu hususlar aşağıdaki bölümlerde açıklanmıştır. Ayrıca 1 nolu KVK genel tebliği uyarınca da ortağın şirkete borcu var ise, şirkete olan borcunu ödemeden indirimden yararlanılması mümkün değildir. Nakit olarak sermaye ödemesinde bulunmuş olsa dahi öncelikle şirkete olan borcun ödenmesi, daha sonra indirim uygulamasından yararlanması gerekmektedir. 5520 sayılı kanunun 12’inci maddesinde örtülü sermaye müessesesi düzenlenmiştir. Söz konusu maddede ortak ve ortakla ilişki kişiye ilişkin düzenlemeler yer almaktadır. Nakdi sermaye ödemesinin söz konusu ilişkili kişilerden kredi kullanılarak veya borç alınarak yapılması halinde de kanunun lafzı gereği indirim uygulamasından yararlanılamayacaktır.
Nakdi sermaye artışı üzerinden, indirimden yararlanılan yıl için TCMB tarafından en son açıklanan ticari krediler faiz oranı dikkate alınarak, ilgili hesap döneminin sonuna kadar hesaplanan tutarın Bakanlar Kurulunca belirlenen orana isabet eden kısmı ilgili dönem kurum kazancından indirilebilecektir. Kurum kazancından indirilebilecek tutar aşağıdaki şekilde hesaplanacaktır: İndirim uygulamasında, artırılan sermayenin hesap dönemi içerisinde ortaklarca nakit olarak ödendiği (Nakden taahhüt edilen sermayenin, sermaye artırımına ilişkin kararın ticaret siciline tescil edildiği tarihten önce şirketin banka hesabına yatırılan kısmı için tescil tarihinin içinde bulunduğu) ay kesri tam ay sayılmak suretiyle, yılın kalan süresi için kıst dönem esasına göre indirim tutarı hesaplanacaktır.
Kurum Kazancından İndirilebilecek Tutar
=
Nakdi Sermaye Artışı x Ticari Krediler Faiz Oranı x İndirim Oranı x Süre
Sermaye şirketleri, yetkili organlarının kısmen veya tamamen nakdi sermaye artışına ilişkin kararının ticaret siciline tescil edildiği hesap döneminden itibaren, bu indirim uygulamasından yararlanmaya başlayabileceklerdir. İndirim hesaplamasına konu edilebilecek sermaye artışı tutarı, artırılan sermayenin ortaklarca şirketin banka hesabına nakit olarak fiilen yatırılan kısmı ile sınırlı olup taahhüt edilen sermayenin, ortaklar tarafından nakit olarak şirketin banka hesabına fiilen yatırılmayan kısmı indirim tutarının hesaplanmasında dikkate alınmayacaktır. Nakden taahhüt edilen sermayenin;
İndirimde, TCMB tarafından indirimden yararlanılan yıl için en son açıklanan “Bankalarca Açılan Kredilere Uygulanan Ağırlıklı Ortalama Faiz Ormanlarından “Ticari Krediler (TL Üzerinden Açılan) (Tüzel Kişi KMH ve Kurumsal Kredi Kartları Hariç)” faiz oranı uygulanacaktır.
26.6.2015 tarihli ve 2015/7910 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında farklı indirim oranları belirlenmiştir. İndirim oranları aşağıdaki tabloda yer almaktadır:
Açıklama
İndirim oranı (%)
Genel indirim oranı
50
Payları borsada işlem gören halka açık sermaye şirketlerinde indirimden yararlanılan yılın son günü itibarıyla, Merkezi Kayıt Kuruluşu A.Ş. nezdinde borsada işlem görebilir nitelikte pay olarak izlenen payların nominal tutarının ticaret siciline tescil edilmiş olan ödenmiş veya çıkarılmış sermayeye oranı %50 ve daha az olanlar
75
Payları borsada işlem gören halka açık sermaye şirketlerinde indirimden yararlanılan yılın son günü itibarıyla, Merkezi Kayıt Kuruluşu A.Ş. nezdinde borsada işlem görebilir nitelikte pay olarak izlenen payların nominal tutarının ticaret siciline tescil edilmiş olan ödenmiş veya çıkarılmış sermayeye oranı %50’nin üzerinde olanlar
100
Nakdi olarak artırılan sermayenin, yatırım teşvik belgeli üretim ve sanayi tesisleri ile bu tesislere ait makine ve teçhizat yatırımlarında ve/veya bu yatırımların inşasına tahsis edilen arsa ve arazi yatırımlarında kullanılması durumunda teşvik belgesinde yer alan sabit yatırım tutarla sınırlı olmak üzere
75
Gelirlerinin % 25 veya fazlası, faiz, kâr payı, kira, lisans ücreti, menkul kıymet satış geliri gibi pasif nitelikli gelirlerden oluşan sermaye şirketleri
0
Aktif toplamının % 50 veya daha fazlası bağlı menkul kıymetler, bağlı ortaklıklar ve iştirak paylarından oluşan sermaye şirketleri
0
Artırılan nakdi sermayenin başka şirketlere sermaye olarak konulan veya kredi olarak kullandırılan kısmı
0
Arsa ve arazi yatırımı yapan sermaye şirketlerinde arsa ve arazi yatırımına tekabül eden kısım
0
09.03.2015 tarihinden 01.07.2015 tarihine kadar olan dönemde sermaye azaltımına gidilmiş olması halinde, artırılan sermaye tutarının azaltılan sermaye tutarına tekabül eden kısmı.
0
Sermaye şirketleri tarafından nakdi sermaye artışına ilişkin hesaplanan indirim tutarının kazanç yetersizliği nedeniyle matrahın tespitinde indirim konusu yapılamaması halinde, ilgili yılda hesaplanan indirim tutarlarının, herhangi bir endekslemeye tabi tutulmaksızın, müteakip hesap dönemlerine ilişkin matrahın tespitinde indirim konusu yapılabilecektir.
Kendilerine özel hesap dönemi tayin edilmiş olan sermaye şirketleri, şartların sağlanması kaydıyla, hesap dönemlerinin sona erdiği ay itibarıyla TCMB tarafından en son açıklanan ticari krediler faiz oranını dikkate alarak indirimden yararlanabileceklerdir.
22.12.2016 tarihli genel kurul kararı ile (X) A.Ş.’nin sermayesinin 6.000.000 TL artırılmasına karar verilmiş ve bu tutarın %25’i olan 1.500.000 TL 29.12.2016 tarihinde ortaklarca şirketin banka hesabına yatırılmıştır. Söz konusu genel kurul kararı 13.1.2017 tarihinde ticaret siciline tescil ettirilerek sermaye taahhüdünün kalan 4.500.000 TL’si nakit olarak 29.1.2017 tarihinde ortaklarca şirketin banka hesabına yatırılmıştır. (X) A.Ş.’nin indirim tutarının hesaplanmasında dikkate alacağı indirim oranı %50 olup 2017 yılı sonu itibarıyla TCMB tarafından açıklanan ticari krediler faiz oranı %10’ Olacağı varsayımı ile bakacak olursak. Sermaye artırımına ilişkin karar her ne kadar 2016 hesap döneminde alınmış olsa da bu kararın ticaret siciline tescili 13.1.2017 tarihinde gerçekleştirildiğinden, taahhüt edilen sermayenin 29.12.2016 tarihinde şirketin banka hesabına yatırılmış olan %25’lik kısmı için 2016 hesap dönemi itibarıyla indirimden faydalanılması mümkün bulunmamaktadır. Öte yandan, sermaye artırımına ilişkin karar Ocak 2017 döneminde ticaret siciline tescil edildiğinden ve sermaye taahhüdünün kalan kısmının tamamı da bu dönemde ortaklarca şirketin banka hesabına yatırılmış olduğundan, 2017 hesap dönemine ait kurumlar vergisi matrahının tespitinde (X) A.Ş., sermayesinin nakden artırılan tutarının tamamı üzerinden indirim uygulamasından faydalanabilecektir. İndirim tutarı = Nakdi sermaye artışı x Ticari krediler faiz oranı x İndirim oranı x Süre = 6.000.000 TL x 0,10 x 0,50 x (12/12) = 300.000 TL (X) A.Ş. 2017 hesap dönemine ait kurumlar vergisi matrahının tespitinde 300.000 TL’lik tutar için indirim uygulamasından yararlanabilecektir. Ayrıca, (X) A.Ş. sonraki dönemlerde sermaye artırımına gitmesi halinde, şartları taşıması kaydıyla, artırılan bu sermaye tutarları için indirim uygulamasından yararlanabilecektir.
6637 sayılı kanunun 8’inci maddesiyle 5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 10’uncu maddesine eklenen (10/ı) maddesi ile kurumların sermaye yapılarının güçlendirilmesi amaçlanmıştır. Söz konusu madde gereğince yazımda da açıkladığım üzere belirli şartlar altında bütün sermaye şirketleri, nakit sermaye ödemesinde bulunmaları halinde, yine Kanun ve BKK’da belirlenen oranlar dikkate alınarak hesapladıkları tutarı Kurumlar Vergisi beyannamesinde indirim konusu yapabileceklerdir. İlgili yılda matrahın yetersiz olması veya zarar ortaya çıkması halinde indirim konusu yapılamayan tutarlar endekslenmeden sonraki yıllara devredecektir. Ayrıca izleyen her yıl için ayrı ayrı indirim uygulamasından yararlanılması söz konusu olacaktır. Daha sonraki yıllarda sermaye azaltımı yapılması halinde ise, azaltılan tutara isabet eden kısım indirim uygulamasında dikkate alınmayacaktır. Bahsi geçen madde ile firmalara vergisel avantaj sağlama imkanı sunarak sermaye yapılarını güçlendirme, atıl durumda olan veya faiz gibi pasif kaynaklarda değerlendirilen paraların sermaye şirketlerinde aktif olarak değerlendirilmesi amaçlanmaktadır.