Sanal para nedir? Bir mal veya hizmet karşılığında online ödeme yapmak için kullanılmaktadır. Dolayısıyla nakit paranın sanal biçimi olarak tanımlamak mümkündür.
İnternet aracılığıyla kullanılan, hiçbir merkezi otoriteye ya da aracı kuruma bağlı olmayan, sanal para kavramını kripto paralar olarak da tanımlayabiliriz. Belirli şifreler kullanılarak yerleştirildiği sanal cüzdanlardan yine şifreler aracılığıyla çıkarılıp kullanılabildiği için bu adı taşıyorlar. Kripto para birimleriyle kişiler ya da kurumlar tıpkı gerçek parayla yaptıkları gibi harcama yapabiliyor ya da para kabul edebiliyor.
Sanal para veya kripto para sistemi herhangi bir merkeze veya ülkeye ve dolayısıyla, bir hukuki düzenlemeye bağlı değildir. Aynı şekilde güncel para birimlerinden de bağımsız olup piyasa değeri arz ve talebe göre belirlenmektedir. Açık kaynaklıdır, uluslararasıdır ve anonimdir. Anonim olması, kullanıcıların işlem yaparken sadece cüzdan kimlik numaralarının yer alması, kullanıcının ismi gibi herhangi bir kişisel veri ihtiva etmemesi anlamına gelmektedir. Bu nedenle işlemler üçüncü kişiler tarafından takip edilemez. Bu da yasa dışı işlerde tercih edilmesine sebep olmaktadır. Sanal paranın çığ gibi büyümeye başlaması ile artık bazı ülkelerin çeşitli hukuki düzenlemeler getirmeye başladıklarını görmekteyiz.
Piyasada bugün itibariyle bin yüz on üç den fazla kripto para çeşidi var. Bu paraların bazıları şunlar: Bitcoin. Ethereum, Ripple, Litecoin, Dash, Monero, Neo, Nem. Sanal olmaları yalnızca bilgisayar sisteminde kayıtlı olmasından kaynaklanıyor. Yani bu para birimleri Dolar gibi, Euro gibi TL gibi basılı halde fiziksel olarak bulunmuyor.
Kripto paraların ilk ortaya çıkanı ve halen de en yaygın olanı Bitcoin‘dir.
Bitcoin’in değerini bu yıl yüzde 500’den fazla artırarak altın, borsa ve emlak gibi yatırım araçlarının önüne geçmesi, sanal para birimlerini yeniden tartışmaya açtı. Dünya genelinde 1113’e yakın sanal para bulunuyor. Bunlar arasında Bitcoin 106 milyar doların üzerindeki piyasa değeriyle başı çekiyor. Onu, 29,2 milyar dolarlık piyasa değeriyle Ethereum ve dolaşımdaki miktarı en yüksek sanal para olarak yaklaşık 7,8 milyar dolar ile Ripple takip ediyor.
Yasal hiçbir dayanağı olmayan sanal paraların dünyadaki toplam pazarı 150 milyar dolara ulaştı. Her gün yenilerinin çıktığı sanal paralarla oluşan günlük işlem hacmi yaklaşık 4 milyar dolara ulaşmış durumda.
Para birimi
Piyasa değeri (milyar dolar)
Fiyatı (dolar)
Piyasa hacmi (milyon dolar)
Dolaşımdaki miktar (adet)
Bitcoin (BTC)
106,22
6.377,44
2.018,13
16.656.437
Ethereum (ETH)
29,28
306,9
338
95.438.260
Ripple (XRP)
7,78
0,20
38,61
538.922
Bitcoin Cash (BCH)
7,56
451,48
343,45
16.751.350
Litecoin (LTC)
3,01
56,19
92,75
53.620.907
Dash (DASH)
2,16
282,27
45,61
7.654.488
Neo (NEO)
1,91
29,49
56,38
65.000.000
Monero (XMR)
1,34
88,16
26,71
15.291.607
Sanal paranın başarılı olmasının herkes tarafından anlaşılabilecek bir kaç basit sebebi var. Sanal para başlangıç aşamasında ‘’gizli/anonim’’ bir para birimi olarak düşünüldü. Zaman ilerledikçe Sanal para fiyat dalgalanması akışının bir parçası oldu ve bu durum insanlar tarafından kabul görmeye başladı. Karaborsalardan çıkıp normal insanların kabul etmesi talebi doğurdu ve daha fazla online mağaza Sanal parayı kabul etmeye başladı. Hatta Sanal para kervanına geleneksel mağazalar, yatırım şirketleri, bankalar ve işletmeler de eklenince talep katlanarak büyüdü. Sanal paraya artan talep ile birlikte, fiyatlar doğal olarak yükselmeye ve stabilize olmaya başladı. Ortalama bir yatırımcı, Sanal para fiyatının gerçekten “istikrarlı” olmadığını açık bir şekilde gördü ve basitçe Sanal para alıp satmak ile finansal kazanç sağlama yoluna girdi. Bu nedenle fiyatının çok istikrarsız olduğu fikri yatırımcı için korkulacak bir durumdan ziyade kar elde etme aracı oldu. Böylelikle karlılık, Sanal paranın daha da tanınmasını sağladı ve bu gün geçtikçe arttı. Tüm bu sarmal, Sanal paraya olan ilginin katlanmasına neden oldu.
Dünyada gittikçe yaygınlaşan Tüm dünyayı kısa sürede etkisi altına alan ve gelecek dönemde en büyük finansal krizlerin bu alanda oluşacağı görülüyor. Görünen o ki bu teknolojiler kaçınılmaz. Dünyada değişik ülkelerde halen üzerinde çalışılıyor ve birtakım önlemler alınıyor. Doğrudan yasaklamalara gidilirse de olmaz, tamamen serbest bırakılırsa da. Sayısal teknolojiler ve sanal paralar, Türkiye’de de ilgili mercilerin ilgi alanına girdi. Bu amaçla Merkez Bankası sayısal teknolojileri ve yansımalarını tanımak için çalışma grubu oluşturdu. Bankacılık Düzenleme Denetleme Kurumu, Sermaye Piyasası Kurulu ve Hazine’nin de dâhil edildiği çalışma grubuna yakında Maliye’nin de katılması bekleniyor. Bu yapılara bankaların da kayıtsız kalması mümkün değil gibi görünüyor.