Ana Sayfa / Bilişim / Yurtdışı Reklam Faturaları Gider Yazılır Mı?

Yurtdışı Reklam Faturaları Gider Yazılır Mı?

nevzat-erdag-446-yurtdisi-reklam-faturalari-gider-yazilabilir-mi

İnternet’in hızla hayatımıza girmesiyle birlikte, artık birçok firma E – ticaret web siteleri üzerinden perakende ve toptan ticaret yapmaktadır. Web sitelerinin bilinirliğini artırmak veya ürünlerin görünürlüğü için hizmet sağlayıcı yabancı firmalara veya Google’a tıklama bedeli ödemektedir. Firmalar yapılan bu reklam giderlerine ait faturaları ay sonunda ilgili sitelere girerek, Katma Değer Vergisiz olarak dökmekte ve bu tıklanma bedellerini banka hesaplarından ödemekteler. Söz konusu yurt dışı firmaya veya Google’a ödenen tutarlar için online ortamda dökülen fatura bedellerinin gider olarak yazılmasına ilişkin endişe ve sorular web sitemize gelmektedir. Biz de bu makalemizde bu faturaların vergi mevzuatımız açısından durumunu açıklayarak, bu faturaların nasıl giderleştirilmesi gerektiğini anlatacağız.

Gelir Vergisi Kanunu Yönünden
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’muzun “Ticari Kazancın Tarifi” başlıklı 37. maddesinde; “Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançlar ticari kazançtır” hükmü yer almaktadır.

Gelir Vergisi Kanunu’muzun 40. maddesinde ise, safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler sayılmış olup, birinci bendinde; “…ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespitinde indirilebileceği”  belirtilmiştir.

Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarında sayılan “Kanunen kabul edilmeyen giderler” dışında kalan, ticari organizasyona bağlı olarak yapılan giderler olup, bunlara “işletme gideri” de denilebilir.

Bir masrafın genel gider adı altında masraf yazılabilmesi için, genel giderlerin ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılmış olması, masrafla iş arasında açık, güçlü bir illiyet bağının mevcut olması, masrafın işin önemi ölçüsünde yapılmış bulunması gerekmektedir.

Buna göre; hizmet sağlayıcı yabancı firmalara veya Google’a ödenen (tıklama bedeli) reklam giderleri, ticari kazancınızın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılmış olduğundan, söz konusu giderlerin gider kaydı mümkün bulunmaktadır.

Öte yandan, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’muzun 3. maddesinin ikinci fıkrasında; “…kanuni ve iş merkezlerinden her ikisi de Türkiye içinde bulunmayanların, yalnız Türkiye’de elde ettikleri kazançları üzerinden vergilendirileceği” hükme bağlanmıştır. Üçüncü fıkrasında ise; dar mükellefiyet mevzuatına giren kurum kazancının hangi kazanç ve iratlardan oluştuğu belirtilmiştir. Anılan maddenin 3. fıkrasının (a) bendinde; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine uygun Türkiye’de bir iş yeri olan veya daimi temsilci bulunduran yabancı kurumlar tarafından, bu yerlerde veya bu temsilciler vasıtasıyla yapılan işlerden elde edilen ticari kazançların, dar mükellefiyet konusuna giren kurum kazancı olarak vergilendirileceği hükmüne yer verilmiştir. Aynı fıkranın dördüncü fıkrasında da; bu maddede belirtilen kazanç veya iratlar ile gelir unsurlarının Türkiye’de elde edilmesi ve Türkiye’de daimi temsilci bulundurulması konularında 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun ilgili hükümlerinin uygulanacağı ifade edilmiştir.

Kurumlar Vergisi Kanunumuzun 30. maddesinde; “…dar mükellefiyete tabi kurumların bu fıkranın bentlerinde yer alan kazanç ve iratları üzerinden, bu kazanç ve iratları avanslarda dahil nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından %15 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılması” öngörülmüştür. Kesinti oranları 03.02.2009 tarihli Resmi Gazete’ de yayımlanan 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenmiştir. Ancak, anılan maddede ticari kazanç kapsamındaki ödemeler üzerinden tevkifat yapılmasına ilişkin herhangi bir hükme yer verilmemiştir.

Diğer taraftan, “Türkiye Cumhuriyeti ile hizmet sağlayıcı firma ülkesi arasında Gelir ve Sermaye Değer Artış Kazançları Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması” olup olmadığı da çok önemlidir. Bu anlaşma öncesi ve sonrası vergilendirmede farklılıklar olabilir, buna da dikkat etmekte fayda vardır.

Hakkında nevzaterdag

Check Also

Elektronik Defter Genel Tebliğinde Değişiklik Yapıldı!

Elektronik Defter Genel Tebliği (Sıra No: 1)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sıra No: 5)  08/11/2024 tarihli …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir