Sağlık turizmi döviz kazandırıcı önemli bir faaliyet olarak, ülkemizin cari açığına destek olabilecek bir kaynaktır. Dünyada turizm pastasından pay alan, ülke sayısı giderek artmaktadır. Bu noktada ürün çeşitliliğine gidip, kendilerini farklılaştıracak yeni yöntemler geliştiren kentler, ülkeler ön plana çıkabilecektir.
Turizm sektöründe insanlar yeni arayışlar içerindedir ve alternatif turizm türlerine olan ilgi giderek artmaktadır. Turizm arzının doğru ve etkin bir şekilde kullanılması sektörü sürekli canlı tutacak ve ülkemiz ekonomisine de artı bir değer olacaktır.
Son yıllarda sağlık turizminde, özellikle yatırım yapılması yönünde mevzuat ve teşvik anlamında olumlu gelişmeler göze çarpmaktadır. Yatırımların uluslararası kurallara uygunluğunun yanı sıra, sigorta mevzuatı, seyahat acentelerinin işleyişi, tıbbi uyuşmazlıklarda ortaya çıkacak hukuki sorunların giderilmesi gibi konularda da çalışmalar yapılması, eksiklerin giderilmesi önem teşkil etmektedir. Sağlık turizmi ile ilgili sağlanan destekleri kısaca anlatmam gerekirse;
Kurumlar Vergisi Açısından Sağlanan Faydalar:
6322 sayılı Kanunla Kurumlar Vergisi Kanununun 10’uncu maddesine eklenen (ğ) bendi ile 15.6.2012 tarihinden itibaren uygulanmak üzere “Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilere hizmet veren işletmelerin münhasıran bu faaliyetlerinden elde ettikleri kazancın % 50’sinin beyan edilen kurum kazancından indirilebileceği hüküm altına alındığı” ifade edilmiştir.
Ayrıca 28514 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “ 7 Nolu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği”de; “İndirimden faydalanabilecek şirketlerin ana sözleşmelerinde yazılı esas faaliyet konusu” bölümünde; “Sağlık Bakanlığınca ruhsatlandırılmış olmak şartıyla sağlık turizmi ile uğraşan işletmelerin de indirimden faydalanmasının mümkün olduğu” ifade edilmiştir.
Gelir Vergisi Açısından Sağlanan Faydalar:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 89. Maddesinde 15.06.2012 tarihinde yapılan bir değişiklik ile; “İlgili bakanlığın izni ve denetimine tabi olarak eğitim ve sağlık alanında faaliyet gösteren ve Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilere hizmet veren işletmelerin münhasıran bu faaliyetlerinden elde ettikleri kazancın % 50’si gelir vergisi matrahının tespitinde, gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden indirilmektedir”.
Diğer Bakanlıklar Destekleri:
Ekonomi Bakanlığının 2012 yılında yayınladığı “Döviz Kazandırıcı Hizmet Ticaretinin Desteklenmesi” tebliği kapsamında sağlık turizmi sektöründe faaliyet gösteren kurumlara verilen desteklere yer verilmiştir.
- Pazara giriş desteği kapsamında, sağlık kuruluşları, sağlık turizmi şirketleri veya İşbirliği kuruluşlarının sektör, ülke, uluslararası mevzuat veya yatırım konularında satın alacakları veya hazırlatacakları raporlara ilişkin giderler;
- Sağlık turizmi şirketleri ve sağlık kuruluşları için % 60 oranında ve yıllık toplam en fazla 100.000 ABD Doları tutarında, işbirliği kuruluşları için % 70 oranında ve yıllık toplam en fazla 300.000 ABD Doları tutarında,
- Yurt dışı tanıtım desteği kapsamında, yurt dışında düzenlenen fuar, kongre, konferans ve/veya bağımsız tanıtım programı kapsamında yapılan tanıtımlara ilişkin sponsorluk, reklam, tanıtım, danışmanlık, katılım ve organizasyon giderleri; sağlık kuruluşları veya sağlık turizmi şirketleri için % 50 oranında ve yıllık toplam en fazla 300.000 ABD Doları tutarında, işbirliği kuruluşları için %70 oranında ve yıllık toplam en fazla 500.000 ABD Doları tutarında,
- Sağlık kuruluşları, sağlık turizmi şirketleri ve işbirliği kuruluşlarının yurt dışında düzenlenen fuar, kongre veya konferanslara ilişkin katılım maliyetleri; etkinlik başına % 70 oranında ve en fazla 15.000 ABD Doları tutarında,
- Sağlık kuruluşları, sağlık turizmi şirketleri ve işbirliği kuruluşlarının arama motorlarında yapacakları, arama ağı reklamları da dâhil olmak üzere reklam ve tanıtım giderleri; % 50 oranında ve sağlık kuruluşu, sağlık turizmi şirketi veya işbirliği kuruluşu başına yıllık en fazla 100.000 ABD Doları tutarında,
- Yurt dışı birim desteği kapsamında, sağlık kuruluşlarının, sağlık turizmi şirketlerinin veya işbirliği kuruluşlarının doğrudan veya yurt dışında faaliyet gösteren şirketleri ya da şubeleri aracılığıyla açtıkları birimlerin kira giderleri 4 (dört) yıl süresince karşılanır. Bu madde kapsamında; sağlık kuruluşları ve sağlık turizmi şirketleri her bir birim başına % 60 oranında ve yıllık en fazla 200.000 ABD Doları tutarında, işbirliği kuruluşları her birim başına % 70 oranında ve yıllık 300.000 ABD Doları tutarında,
- Belgelendirme desteği kapsamında, sağlık kuruluşlarının uluslararası teknik mevzuata uyum sağlamak veya yurt dışı pazarlara girmek amacıyla aldıkları belge, sertifika veya akreditasyona ilişkin alım, yenileme ve danışmanlık giderleri; her bir belge, sertifika veya akreditasyon türü için % 50 oranında ve en fazla 50.000 ABD Doları tutarında,
- Ticaret heyeti ve alım heyeti destekleri kapsamında, bir ticaret heyeti veya alım heyeti programı kapsamında; her bir katılımcının ulaşım ve konaklama giderleri ile programa ilişkin reklam, pazarlama, danışmanlık, tanıtım ve organizasyon giderleri % 70 oranında ve program başına en fazla 150.000 ABD Doları tutarında,
- Danışmanlık desteği kapsamında, sağlık turizmi şirketleri veya sağlık kuruluşlarının Bakanlığın ön onay verdiği konularda satın aldıkları danışmanlık hizmetlerine ilişkin giderler % 50 oranında ve yıllık en fazla 200.000 ABD Doları tutarında karşılanır.
Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından 13.06.2011 tarihinde yayınlanan “Sağlık Turizmi ve Turistin Sağlığı Kapsamında Sunulacak Sağlık Hizmetleri” konulu 2011/41 no’lu genelgede;
Yurt dışında yaşayanlara ve ülkemizi ziyaret eden turistlere birçok hastanemizde sağlık hizmeti sunma imkânımız bulunduğu ve bu tür sağlık hizmetleri talep edenlere, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve milletler arası ikili anlaşmalar kapsamının dışında farklı prensiplerde sağlık hizmeti sunulmasının uygun ve gerekli görüldüğü ifade edilmiştir:
- Söz konusu genelge kapsamında sağlık hizmeti sunulacak kişilerin Sağlık Turizmi kapsamında sağlık hizmeti almak için yurtdışından ülkemizi tercih eden kişiler ve
- Ülkemize turizm amaçlı gelen turistlerin tatilleri esnasında yeni gelişen acil tedaviyi gerektiren turistin sağlığı kapsamında sağlık hizmetleri alacak kişiler olarak iki ana başlıkta değerlendirileceği belirtilmiş ve bu kapsamda yapılacak iş ve işlemler ile ilgili düzenlemelere yer verilmiştir.
Yabancı hastalara hizmet vermek için planlanan Sağlık Serbest Bölgelerinde,
İşletmeciler için birçok vergi avantajı imkânı bulunabilecek (SSK primi, KDV, kurumlar vergisi vb vergilerden muafiyet) ve yatırımcı için ucuz altyapı ve yatırım imkânı sağlanacaktır.
Sağlık Serbest Bölgelerinin Avantajları arasında ayrıca;
- Başvuru ve faaliyet süresince her türlü bürokrasi en aza indirilir,
- Serbest bölgede sağlanan teşvik ve avantajlardan yerli ve yabancı bütün yatırımcılar eşit olarak yararlanır,
- Ülkemizdeki bazı mevzuatlar serbest bölgede uygulanmayabilir,
- % 100 yabancı yatırımcı gelebilir
maddeleri yer almaktadır.
Sonuç olarak; Her sektörde olduğu gibi, sağlık turizmi ile ilgili de hizmetlerin doğru planlanması, gerekli izinlerin verilmesi, sağlık turizmi ile ilgili iş ve işlemlerin ilgili kurum ve kuruluşlarla koordineli olarak yürütülmesi son derece önemlidir.
Ayrıca ülkemizde sağlık turizminde ivme kazandırılması, sektörde lider ülke haline gelebilmesi, bu durumu sürdürebilmesi için; turizm sektörünü ilgilendiren tüm kurum ve kuruluşlar ile ilgili sağlık kuruluşlarının işbirliği yapması, sadece tıp alanında değil, diğer birçok sektörde de (konaklama, ulaşım, sigorta, seyahat acenteleri, pazarlama..) atılım yapılması, sektörler arası entegrasyonun sağlanması gerekmektedir.