Ana Sayfa / Bilişim / Bilişimde Stopaj Uygulaması

Bilişimde Stopaj Uygulaması

161     Bilişim konusundaki vergilendirme yazılarımızı takip eden bir takipçimizin “Yurt dışındaki firmadan alınan bilgisayar yazılımı karşılığında yapılan ödemeler üzerinden stopaj yapılıp yapılmayacağı ve yapılan ödemelerin KDV karşısındaki  durumu” sorusu üzerine bu konuyu biraz daha ayrıntılı açıklama gereği duyarak bu makalemi yazdım.

     Yurt dışından internetten  download etme yoluyla satın  alınan programlar için  ödenen tutar üzerinden vergi konusu 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Dar mükellefiyette  vergi kesintisi” başlıklı 30’uncu maddesinin birinci fıkrasının “b”bendinde, dar mükellefiyete tâbi kurumların serbest meslek kazançları  üzerinden, bu kazançları avanslar da dahil olmak üzere nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından %15 (2006/11447 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 01/01/2007 tarihinden geçerli olmak üzere %20) oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmıştır.Söz konusu maddenin ikinci fıkrasıyla da; ticarî veya ziraî  kazanca dahil olup olmadığına bakılmaksızın telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri gayri maddî hakların satışı, devir ve temliki karşılığında nakden veya hesaben ödenen veya tahakkuk ettirilen bedeller üzerinden bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen kişilerce %15 (2006/11447 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 01/01/2007 tarihinden geçerli olmak üzere %20) oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hüküm altına alınmıştır. Görüleceği üzere, Kurumlar Vergisi Kanununun 30’uncu maddesinin  ikinci  fıkrası hükmünde, telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzerleri için bir nitelik tanımlamasında bulunulmuş ve bunların “gayri maddî hak” olduğu vurgulanmıştır.Ayrıca,  yine bu fıkradaki “ticarî  veya  ziraî  kazanca  dahil  olup  olmadığına bakılmaksızın”  ifadesiyle,  yapılacak  kurumlar  vergisi kesintisi  açısından,  dar  mükellef kurumun Türkiye’de ticarî ve ziraî bir faaliyetinin olup olmamasının ve  vergi kesintisine konu kazanç ve irat unsurunun bu faaliyetler  çerçevesinde elde edilip edilmemesinin önemi bulunmadığına açıklık  getirilirken, sadece dar mükellef kurumun kazanç unsurunun niteliğine  dikkat çekilmiştir.Dolayısıyla, Kurumlar Vergisi Kanununun 30’uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince kurumlar vergisi kesintisi yapılabilmesi için,  dar mükellef kurumlara anılan maddede sayılan nitelikteki kazanç ve  iratların avanslar da dahil olmak üzere nakden veya hesaba ödenmesi veya  tahakkuk ettirilmesi yeterli bulunmaktadır. Yukarıda yer verilen Kanun hükmü ile konuya ilişkin  açıklamalarımız ve kurumlar vergisi kesintisi oranlarını belirleyen bahsi  geçen Bakanlar Kurulu Kararı çerçevesinde;

  1. Şirketlerin yurt dışında mukim firmalardan piyasada hazır  paket programların alınarak üzerinde herhangi bir değişiklik yapılmadan  ve/veya çoğaltılmadan işletmenizde kullanılması halinde yurt dışında mukim  firma tarafından elde edilen kazanç ticari kazanç niteliği taşıyacağından, bu nitelikteki ödemeler üzerinden vergi kesintisi yapılmayacaktır.
  2. “Copyright”   kapsamında bir bilgisayar programının  çoğaltma,  değiştirme, topluma dağıtma, gösterme vb, gibi haklarının satın  alınması halinde, şirketiniz tarafından bir gayri maddi hak elde edilecek  olup, yurt dışında mukim firmaya yapılacak söz konusu gayri       maddi hak bedeli ödemelerinden Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 30’uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince ve 2006/11447 sayılı Bakanlar Kurulu   Kararı uyarınca %20 oranında vergi kesintisi yapılacaktır.
  3. Yurt dışında mukim firmalara, şirketinizde kullanılmak üzere daha önce piyasada bulunmayan bir bilgisayar programının özel olarak hazırlatılması halinde, yurt dışında mukim firma tarafından elde edilen kazanç, serbest  meslek kazancı niteliği taşıyacağından, Kurumlar Vergisi Kanununun 30’uncu maddesinin birinci fıkrasının “b” bendi gereğince ve 2006/11447 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca %20 oranında vergi kesintisi yapılması gerekecektir.

Diğer taraftan, yurt dışında  bulunan firmanın mukimi olduğu ülke ile Türkiye Cumhuriyeti  arasında çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmasının mevcut bulunması  halinde, kurumlar vergisi kesintisi uygulamasında anlaşma hükümlerinin  dikkate alınması gerekir.

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 1/2. maddesinde her türlü mal ve hizmet ithalatının katma değer vergisine tabi olduğu, 8/1-b maddesinde, ithalatta mal ve hizmet ithal edenlerin verginin mükellefi olduğu,Kanunun 9/1. maddesinde, mükellefin Türkiye içinde  ikametgahının, iş yerinin, kanuni merkezi ve iş merkezinin bulunmaması  hallerinde ve gerekli görülen diğer hallerde Maliye Bakanlığı’ nın vergi      alacağının emniyet altına alınması amacıyla vergiye tabi işlemlere taraf  olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutabileceği,  l0/a. maddesinde,   mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde vergiyi doğuran olayın malın  teslimi veya hizmetin yapılması anında meydana geleceği, 29/1. maddesinde  ise mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan  katma değer vergisinden, bu kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine  ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma  değer vergisini indirebilecekleri hüküm altına alınmıştır.Buna göre; yurt dışından ithal edilecek yazılımın internet üzerinden veya  CD ortamında kargo ile ithali Kanunun 1/2  maddesine göre katma değer vergisine tabi olup, yurt dışındaki firmaya ödenen bedel üzerinden hesaplanan katma değer vergisi  sorumlu sıfatıyla 2 no.lu KDV beyannamesi ile beyan edilip ödenmesi ve aynı dönem l no.lu KDV beyannamesinde genel hükümlere göre indirim konusu  yapılması gerekmektedir.

Hakkında nevzaterdag

Check Also

Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi UTTS Taktırma Zorunluluğu Geldi!

Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi Uygulama Genel Tebliğinde değişiklik yapılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete ‘de yayımlandı. …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir