7104 Katma Değer Vergisi Kanunu ve bazı kanunlar ile 178 sayılı Kanun Hükmünde kararnamede değişiklik yapılmasına dair 30 maddeden oluşan Kanun 06 Nisan 2018 tarihli ve 30383 sayılı Resmi Gazetede yayınlandı. Kanunun dikkat çeken maddelerini şu şekilde özetleyebiliriz:
7104 sayılı Kanun’un 1 inci maddesi ile Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “Teslim” başlıklı 2 nci maddesinde yapılan değişiklikle, arsa karşılığı inşaat işlerinde; Ayrıca yine bu Kanun’un 7. maddesi ile Katma Değer Vergisi Kanununun “Emsal Bedeli ve Emsal Ücreti” başlıklı 27. maddesinde yapılan değişiklikle; arsa karşılığı inşaat işlerine ilişkin bedelin tespitinde, müteahhit tarafından arsa sahibine bırakılan konut veya iş yerinin, Vergi Usul Kanununun 267. maddesinde yer alan maliyet bedeli esasına göre belirlenen tutarın esas alınacağı düzenlenmiştir. Yapılan düzenlemeyle birlikte, arsa karşılığı inşaat işlerinde, teslime konu olan arsa payı ile konut veya iş yerlerinin bedelinin tespitinde, müteahhit tarafından arsa sahibine bırakılan konut veya iş yerlerinin Vergi Usul Kanununun 267. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan ikinci sıradaki maliyet bedeli esasına göre belirlenen tutarının esas alınacağına yönelik düzenleme yapılmaktadır. Bu durumda, arsa sahibine kalacak konut veya iş yerlerine ilişkin arsa payının müteahhide devri söz konusu olmadığından, arsa sahibine bırakılacak konut veya iş yerlerinin maliyet bedelinin tespitinde arsa payı dikkate alınmayacaktır.
Kanun’un 2. maddesi ile Katma Değer Vergisi Kanununun “Mükellef” başlıklı 8 inci maddesinde yapılan değişiklikle, fazla veya yersiz ödenen verginin iade edilebilmesi için, alıcı ve satıcı tarafından beyanların düzeltilmesi ve fazla veya yersiz hesaplanan verginin satıcı tarafından alıcıya geri verilmesinin şart olduğu hususu açıkça düzenlenmiştir. Ayrıca yine aynı maddede yapılan diğer bir değişiklikle, müzayede mahallerinde yapılan satışlarda mükellef, bu satışları yapanlar olarak belirlenmiştir.
Kanun’ un 3 üncü maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “İhracat Teslimi ve Yurt Dışındaki Müşteriler İçin Yapılan Hizmetler” başlıklı 12 nci maddesinde yapılan değişiklikle, gümrüksüz satış mağazalarında satılmak üzere bu mağazalara veya bunların depolarına yapılan teslimler, ihracat teslimi sayılmak suretiyle KDV’den istisna tutulmuştur. Ayrıca, yine Kanun’un 24 üncü maddesiyle, Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun “İhracat istisnası” başlıklı 5 inci maddesinde yapılan değişiklikle, Özel Tüketim Vergisi Kanunu’na ekli (III) ve (IV) sayılı listelerdeki malların, gümrüksüz satış mağazalarında satılmak üzere bu mağazalara veya bunların depolarına yapılan teslimler ÖTV’den istisna tutulmuştur. Diğer taraftan, ihraç edilen mallarda olduğu gibi bu mağaza ve depolara teslim edilen malların da alış faturaları ve benzeri belgeler üzerinde gösterilen ve beyan edilerek ödenen ÖTV’nin, Maliye Bakanlığınca belirlenecek usul ve esaslara göre, mallan bu yerlere teslim edenlere iadesi sağlanacaktır. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 01.06.2018 olarak belirlenmiştir.
Kanun’ un 4 üncü maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “Araçlar, kıymetli maden ve petrol aramaları ile ulusal güvenlik harcamaları ve yatırımlarda istisna” başlıklı 13 üncü maddesinde yapılan değişiklikle aşağıda belirtilen teslim ve hizmetler tam istisna kapsamına alınmıştır. Bilindiği üzere, tam istisna kapsamına giren işlemler nedeniyle yüklenilen KDV’ler indirim konusu yapılabilmekte, indirilemeyen vergiler ise iade edilmektedir. Bağışlanmak üzere yapılan okul, sağlık tesisi ve yüz yatak (kalkınmada öncelikli yörelerde elli yatak) kapasitesinden az olmamak üzere öğrenci yurdu ile çocuk yuvası, yetiştirme yurdu, huzurevi, bakım ve rehabilitasyon merkezi, mülki idare amirlerinin izni ve denetimine tabi ibadethaneler, Diyanet İşleri Başkanlığı denetimine tabi yaygın din eğitimi verilen tesisler, Gençlik ve Spor Bakanlığına ait gençlik merkezleri ile gençlik ve izcilik kamplarının inşası dolayısıyla bağışta bulunacaklara yapılan teslim ve hizmetler istisna kapsamına alınmıştır. Sağlık Bakanlığınca izin verilen gerçek veya tüzel kişiler tarafından, Türkiye’de yerleşmiş olmayan yabancı uyruklu gerçek kişilere, münhasıran sağlık kurum ve kuruluşlarının bünyesinde verilen koruyucu hekimlik, teşhis, tedavi ve rehabilitasyon hizmetleri (Türkiye’de yerleşmiş olmayan yabancı uyruklu gerçek kişilere söz konusu hizmetlerle birlikte sağlanan diğer teslim ve hizmetler istisnanın kapsamına dahil değildir.) tam istisna kapsamına alınmıştır. Yapılan bu düzenlemeyle, 3065 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasına (1) bendi eklenerek, Sağlık Bakanlığınca izin verilen gerçek veya tüzel kişiler tarafından, Türkiye’de yerleşmiş olmayan yabancı uyruklu gerçek kişilere münhasıran sağlık kurum ve kuruluşlarının bünyesinde verilen koruyucu hekimlik, teşhis, tedavi ve rehabilitasyon hizmetleri tam istisna kapsamına alınmaktadır. Ancak bu istisna, konaklama, ulaşım, yemek gibi diğer her türlü teslim ve hizmetleri kapsamamaktadır. Teknoloji geliştirme bölgesi ile ihtisas teknoloji geliştirme bölgesinde, Ar-Ge ve tasarım merkezlerinde, araştırma laboratuvarlarında; Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetlerinde bulunanlara, münhasıran bu faaliyetlerinde kullanılmak üzere yapılan yeni makina ve teçhizat teslimleri tam istisna kapsamına alınmıştır. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 01.06.2018 olarak belirlenmiştir.
Kanun’un 5 inci maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun kısmi istisnalara ilişkin 17 nci maddesinde yapılan değişiklikle aşağıda belirtilen işlem, teslim ve hizmetler kısmi istisna kapsamına alınmıştır. Bilindiği üzere, kısmi istisna kapsamına giren işlem, teslim ve hizmetler üzerinden KDV hesaplanmamakta, bu işlemler nedeniyle yüklenilen KDV indirim konusu yapılamamakta; ancak gider ve maliyet olarak dikkate alınmaktadır. Buna göre aşağıdaki işlem, teslim ve hizmetler kısmi istisna kapsamına alınmıştır. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 01.06.2018 olarak belirlenmiştir.
Kanun’un 6 ncı maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “Özel Matrah Şekilleri” başlıklı 23 üncü maddesinde yapılan değişiklikle, ikinci el oto alış satışlarında özel matrah şekli belirlenmiştir. Buna göre, bu işlemlerde matrah, ikinci el motorlu kara taşıtı veya taşınmazların alış bedeli düşüldükten sonra kalan tutar olarak belirlenmiştir. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 01.06.2018 olarak belirlenmiştir.
Kanun’un 8 inci maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “Vergi İndirimi” başlıklı 29 uncu maddesinde yapılan değişiklikle; İndirimli orana tabi teslim ve hizmetler nedeniyle teslim ve hizmetin gerçekleştiği vergilendirme döneminden sonra ortaya çıkan giderler veya yapılan iskontolar dolayısıyla yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen katma değer vergisinin iade hesabına dahil edilmesine imkan sağlanmıştır. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 06.04.2018 olarak belirlenmiştir. İndirim hakkının, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı sonuna kadar kullanılabilmesine imkan sağlanmıştır. Böylelikle, özellikle geç gelen faturalarda olduğu gibi yıl aşımlarında KDV indirimi konusunda ortaya çıkan kayıplar giderilmektedir. Bir başka deyişle 2018 yılına ait bir faturanın KDV’si 31.12.2019 tarihine kadar indirim konusu yapılabilecek. Yasada bu maddenin yürülük tarihi 01.01.2019 olarak belirlenmiştir. Değersiz hale gelen alacaklara ilişkin hesaplanan ve beyan edilen katma değer vergisinin, alacağın zarar yazıldığı vergilendirme döneminde indirim konusu yapılmasına imkan tanınmıştır. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 01.01.2019 olarak belirlenmiştir.
Kanun’un 9 uncu maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “İndirilemeyecek Katma Değer Vergisi” başlıklı 30 uncu maddesinde yapılan değişiklikler; Aşağıda yer verilen ve kısmi istisna kapsamında olan teslim ve hizmetler nedeniyle yüklenilen katma değer vergisinin indirimine imkan sağlanmıştır. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 01.01.2019 olarak belirlenmiştir.
Faydalı ömürlerini tamamladıktan sonra zayi olan veya istisna kapsamında teslim edilen amortismana tabi iktisadi kıymetlere ilişkin yüklenilen katma değer vergisinin tamamı ile faydalı ömrünü tamamlamadan zayi olan veya istisna kapsamında teslim edilen amortismana tabi iktisadi kıymetlere ilişkin yüklenilen katma değer vergisinin kullanılan süreye isabet eden kısmının indirilebileceği düzenlenmiştir. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 06.04.2018 olarak belirlenmiştir.
Kanun’un 9 uncu Maddesiyle Transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazançlara ilişkin Türkiye’deki işlemler nedeniyle satıcıya ödenen ve satıcı tarafından da ilgili vergilendirme döneminde beyan edilerek ödenen katma değer vergisi alıcı tarafından indirilebilecektir. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 06.04.2018 olarak belirlenmiştir.
Vergi Usul Kanununun 322’nci maddesine göre değersiz hale gelen alacaklara ilişkin alıcı tarafından ödenmeyen KDV indirim konusu yapılamayacaktır. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 01.01.2019 olarak belirlenmiştir.
Kanun’un 10 uncu maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “İstisna Edilmiş İşlemlerde İndirim” başlıklı 32 nci maddesinde yapılan değişiklikle; istisna edilmiş işlemler nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisinin iadesinin talep edilebileceği süre 2 yıl olarak belirlenmiştir. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 01.01.2019 olarak belirlenmiştir.
Kanun’un 10 uncu maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “İstisna Edilmiş İşlemlerde İndirim” başlıklı 32 nci maddesinde yapılan değişiklikle; imal ettikleri malları bizzat ihraç eden imalatçılara, yüklenilen katma değer vergisi yerine sektörler itibarıyla ihracat bedelinin belli bir oranına kadar iade yaptırabilme hususunda Maliye Bakanlığına yetki verilmiştir. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 01.01.2019 olarak belirlenmiştir.
Kanun’un 11 inci maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “Yetki” başlıklı 36 ncı maddesinde yapılan değişiklikle Bakanlar Kuruluna, süresi içinde iadesi talep edilmeyen katma değer vergisini gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider olarak yazdırma ve iade hakkı doğuran işlemlerle ilgili iade talebinde bulunulabilecek asgari tutarın belirlenmesi hususunda yetki verilmiştir. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 06.04.2018 olarak belirlenmiştir.
Kanun’un 11 inci maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “Yetki” başlıklı 36 ncı maddesinde yapılan değişiklikle Maliye Bakanlığına; vergisel uyum düzeyi yüksek mükelleflerin iade işlemlerinin kolaylaştırılması, vergisel uyum düzeyi düşük olan riskli mükelleflerin iade işlemlerinin ise daha detaylı kontrol edilebilmesine yönelik usul ve esasların belirlenmesi hususlarında yetki verilmiştir. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 06.04.2018 olarak belirlenmiştir.
Kanun’un 12 nci maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun mülga 38 inci maddesi “Hasılat esaslı vergilendirme” başlığıyla birlikte yeniden düzenlenmiştir. Hasılat esaslı vergilendirme sistemine, Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen sektörler ve meslek grupları kapsamında yer almak kaydıyla mesleki kazancı serbest meslek kazanç defterine, ticari kazancı işletme hesabı esasına göre tespit edilen mükelleflerden tercih edenler geçebilecektir. Ayrıca sisteme geçenlerin en az iki yıl sistemde kalması zorunldur. Hasılat esaslı vergilendirme sisteminde; Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 01.01.2019 olarak belirlenmiştir.
Kanun’un 13 üncü maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “Verginin ödenmesi” başlıklı 46 ncı maddesinde yapılan değişiklikle Maliye Bakanlığına, işletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerin ödemeleri gereken verginin ödeme zamanını, beyannamenin verildiği ayı takip eden ikinci ayın sonuna kadar uzatma yetkisi verilmiştir. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 01.01.2019 olarak belirlenmiştir.
Kanun’un 14 üncü maddesiyle, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun Geçici 20 nci maddesinde yapılan değişiklikle, Teknoloji geliştirme bölgesinde ve ihtisas teknoloji geliştirme bölgesinde faaliyette bulunanların, bu bölgelerde ürettikleri oyun yazılımlarının teslimi KDV’den istisna tutulmuştur. Ayrıca, yine bu madde ile KDV’den istisna edilen işlemler nedeniyle yüklenilen vergilerin indirimine imkan tanınmıştır. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 01.01.2019 olarak belirlenmiştir.
Ticari plakaların elden çıkarılmasında vergilendirme esasları yeniden düzenlenmiştir. Kanun’un 15 inci maddesiyle, Gelir Vergisi Kanunu’nun “Değer Artış Kazançları” başlıklı mükerrer 80 inci maddesinde yapılan değişiklikle, Taksi, dolmuş, minibüs ve umum servis araçlarına ait ticari plakaların elden çıkarılmasından doğan kazançların tamamı, plakaların elde tutulma süresi gibi şartlar aranmaksızın gelir vergisinden istisna tutulmuştur. Yine Kanun’un 18 inci maddesiyle, Gelir Vergisi Kanunu’na eklenen geçici 88 inci madde ile; taksi, dolmuş, minibüs ve umum servislere ait ticari plakaların, yukarıdaki düzenlemenin yürürlük tarihinden önce elden çıkarılmasından doğan değer artışı kazançlarına ilişkin olarak herhangi bir tarhiyat yapılmaması, daha önce yapılmış olan tarhiyatlardan, varsa açılmış davalardan feragat edilmesi kaydıyla vazgeçilmesi, tahakkuk eden tutarların terkin edilmesi, tahsil edilen tutarların red ve iade edilmemesi düzenlenmiştir. Kanun’un 21 inci maddesiyle, Harçlar Kanunu’na bağlı (2) sayılı tarifede yapılan düzenlemeye göre; taksi, dolmuş, minibüs ve umum servis araçlarına ait ticari plakaların devrine ilişkin kağıtlarla ilgili işlemlerden, alım satım bedeli üzerinden binde 30 oranında noter harcı alınacaktır. Yasada bu maddenin yürülük tarihi 06.04.2018 olarak belirlenmiştir. KDV iade incelemeleri için inceleme süresi 3 ay olarak belirlenmiştir. Kanun’un 19 uncu maddesiyle, Vergi Usul Kanunu’nun “İncelemede Uyulacak Esaslar” başlıklı 140 ıncı maddesinde yapılan değişiklikle, KDV iade incelemeleri için inceleme süresinin 3 ay olarak belirlenmiş, ayrıca bu sürenin zorunlu hallerde ve sadece ilgili birim tarafından 2 ay uzatılabileceği yönünde düzenleme yapılmıştır. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 01.01.2019 olarak belirlenmiştir. Emekli Milletvekillerine Kamu Tesislerinden Yararlanma İmkanı Getirildi Kanunun 16 ıncı maddesi ile 3671 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyelerinin Ödenek, Yolluk ve Emekliliklerine Dair Kanunun 4 üncü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri ve bu üyeliği sona erenler ile dışarıdan atanan bakanlar, kamu kurum ve kuruluşlarının tüm sosyal tesis ve imkanlarından, bu tesislerin kullanımına ilişkin ilgili kamu kurum ve kuruluşları tarafından belirlenmiş en uygun esas ve usuller dâhilinde yararlanırlar.” SMMM’lere KDV iade raporu düzenleme yetkisi verilmiştir. Kanun’un 20 nci maddesiyle, Vergi Usul Kanunu’nun “Defter ve Belgelerle Diğer Kayıtların İbraz Mecburiyeti” başlıklı 256 ncı maddesinde yapılan değişiklik ve yine bu Kanun’un 23 üncü maddesiyle, 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu’na eklenen “Serbest muhasebeci mali müşavirlere rapor düzenlettirme yetkisi ve sorumluluk” başlıklı 8/A maddesiyle Maliye Bakanlığına; Serbest muhasebeci mali müşavirler, iadeye ilişkin düzenledikleri raporların doğru olmasından sorumludurlar. Düzenledikleri raporun doğru olmaması halinde, rapor kapsamı ile sınırlı olmak üzere, ziyaa uğratılan vergilerden ve kesilecek cezalardan mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Yasada bu maddenin yürürlük tarihi 06.04.2018 olarak belirlenmiştir.